• Anasayfa
  • Tarihçe
  • Hukuk Mevzuat
    • Yönetmelikler
    • İş Kanunu
    • Tüzük
  • Basın&Yayın
    • Basın Açıklamaları
    • Yayınlar
    • Haber Arşivi
  • DGD-Sesi
  • Eylem ve Etkinlikler
  • Örgütlenme
  • İletişim
Tweet

Kadıköy Kalkhedon Migros mağazası önünde DGD-Sen üyesi Migros Depo işçileriyle dayanışma eylemi

DİSK/Basın-İş, DİSK/Dev Yapı-İş, DİSK/Dev Turizm-İş, DİSK/Enerji-Sen, İnşaat-İş, DİSK/Limter-İş ve Dev Tekstil,Kadıköy Kalkhedon Migros mağazası önünde DGD-Sen üyesi Migros Depo işçileriyle dayanışma eylemi gerçekleştirdi... 

Polisin Migros'a giriş-çıkış ve sokağın yaya trafiğinin engelleneceği gerekçesiyle açıklamayı engellemeye çalışmasına rağmen İSİG Meclisi bileşeni de olan sendikalarımızın kararlı tutumu sonucu eylem Migros önünde yapıldı...
Yaşasın sınıf dayanışması...

Basın açıklaması metni...

Migros işçileri direniş ve dayanışmayla kazanacak
Resmi olarak ilk Covid-19 vakasının tespit edilmesi üzerinden yaklaşık 11 ay geçti. Bu dönemde bir yandan yüzlerce işçi arkadaşımız alınmayan önlemler nedeniyle hayatını kaybederken diğer yandan işçi sınıfı birçok saldırıyla karşı karşıya kaldı. Bunlardan birisi de ‘ücretsiz izin’ uygulaması. Ücretsiz izin ile işçilere aylık 1168 Lira net ücret İşsizlik Fonu’ndan karşılanarak ödenmekte ve bir ay boyunca işçinin bu ücretle geçinmesi beklenmektedir. Yine bu uygulamayla işçilerin kıdem, ihbar tazminatı hakları dondurulmakta ve SGK emeklilik primleri ödenmeyerek daha geç emekli olmaları da dayatılmaktadır.

İşten çıkarmaların yasak olduğu salgın sürecinde milyonlarca işçi patronlar tarafından ‘ekonomik koşullar’ gerekçe gösterilerek ücretsiz izne çıkarıldı. Oysa asıl amaç işçi sınıfının her türlü itirazını engellemeye ve sendikalaşmanın önüne geçilmesine dayalı sermaye politikalarının uygulanmasıdır.

Türkiye’nin en büyük sermaye gruplarından birisi olan Anadolu Holding’in sahibi olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Migros Depo ve taşeron Us Grup Taşımacılık Paketleme Temizlik Hizmetleri Şirketi’nde de ücretsiz izin uygulaması hayata geçirilmiştir.

Günde 16 saate varan ağır çalışma koşullarının düzeltilmesi, işyerinde salgına karşı önlemlerin alınması, genel olarak işçi sağlığı ve iş güvenliği kurallarına uygun çalışma koşullarının sağlanması, işyerinde kadın işçilere dönük tacizin önlenmesi ve tacizcilerin işine son verilmesi gibi talepler temelinde örgütlenen 46’sı DGD-Sen üyesi 70 işçi ‘ücretsiz izne’ çıkarıldı. Hatta 3 işçi arkadaşımız Esenyurt deposuna sürgüne yollanarak fiilen işten çıkarıldı. Diğer yandan Migros Depo’da yeni işçi alımları sürmekte, sendika üyesi olduğu düşünülen işçilerden e-devletleri istenerek sendikadan istifa etmeleri yönünde baskı uygulanmakta ve ücretsiz izne çıkarılan işçiler aranıp direnmekten vazgeçtikleri takdirde tazminatlarının ödeneceği söylenmektedir.

Migros Depo işçilerinin direnişi işyeri önünde 25.gününde aynı kararlılıkla sürerken diğer yandan da birçok Migros şubesinde ‘kasa kilitleme’ eylemleri gerçekleştiriliyor. Direniş kendini sürekli olarak farklı biçimlerde ve farklı mekanlarda yeniden üretiyor.

Ücretsiz izin uygulamasını takip eden diğer saldırı ise işten atmalardır. İş Kanunu’nun 25/2 Maddesine dayandırılarak Kod 29 ile işten atmak salgın döneminde yaygınlaştırılarak kalıcı hale getirildi. “Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” gerekçesiyle suçlanan işçiler, SGK’nin kodlamasına göre Kod 29 ile işten çıkarılıyor, tazminat alamıyor. Kod 29’la atılan işçiler adeta fişlenmiş oluyor ve başka işlere girmeleri de neredeyse imkansız hale getiriliyor.

Karşı karşıya olduğumuz gerçeklik şudur: Patronlar işçilere uzun ve yoğun çalışma saatleri dayatmakta, hakaret etmekte, örgütlenmesinin önüne her türlü engeli koymakta ve ölümüne çalıştırmaktadır. Karşı çıkan işçileri ise ya ücretsiz izne yollamakta ya da Kod 29 ile işten atmaktadır. Ancak bizim için işsizlik-açlık sopasıyla ölümüne çalışma koşullarına boyun eğmekten başka bir yol var. O da haklarımızı almak için örgütlenmek, direnmek, birleşik bir mücadele vererek dayanışmaktır.

Bu noktada Ekmekçioğulları, Baldur, Sinbo, PTT, Mapfre Sigorta Tur Assist, Döhler, Galataport, İGDAŞ, Kaynak İplik, Cargill ve yine birçok işyerinde işçiler benzer saldırılarla karşı karşıya kaldılar ve direnişleri, mücadeleleri sürüyor. Bizler de buradan direnen tüm işçi arkadaşlarımızın mücadelesini büyüteceğimize söz veriyoruz...

Migros işçisi yalnız değildir! Yaşasın sınıf dayanışması!

Dev Tekstil-İş / Dev Turizm-İş / Dev Yapı-İş / DİSK Basın-İş / Enerji-Sen / İnşaat-İş / Limter-İş

Tweet

Sendikaya nasıl üye olunur?

Sendikaya üyelik artık e-devlet üzerinden çok kolay

Basın Açıklamaları

İşçilerin sağlığı şirketlerin karlarından daha değerlidir

Amazon işçileri zehirlerken, sendika üyesi işçiler atılırken bakanlık sadece seyrederken bizlere direnmek dışında başka seçenek kalmamıştır.

Köleci Migros herkese yalan söylüyor!

Migros Türkiye’nin kurumsal sosyal medya hesaplarından 11 Şubat 2022 tarihinde yapılan açıklamaya ilişkin açıklamamız.

DGD-SEN 3. OLAĞAN GENEL KURUL İLANI

DGD-SEN 3. OLAĞAN GENEL KURUL İLANI

Neden Sendikalı Olmalıyım?

Çünkü sendika güçtür.
Biz işçilerin emeğinden başka satacak bir şeyi yoktur. Tek gücümüz, emekten gelen gücümüzdür. Bu güç sendikalarda örgütlenerek hayat bulur. Sendikalı işçi haklarını da haklarını almasını da bilir. Patronun gözünün içine bakarak "ben sana muhtaç değilim sen bana muhtaçsın" diyebilir.
Çünkü sendika işçilerin birliğidir.
Sendikalı işçi, ortak hareket eder. Sendikalı-sendikasız, kadın erkek, dili-dini-etnik kimliği ne olursa olsun tüm işçilerin söz yetki karar sahibi olması için çabalar. Patronların işçilere yönelik her türlü baskı, taciz, şiddetine karşı gelir, işçilerin onurlu bir çalışma yaşamına sahip olması için mücadele eder. Sendikalı işçi patrondan lütuf dilemez, ücretini, çalışma saatlerini, çalışma koşullarını sözleşmeyle belirler. Patronun canı istediği zaman onu işten atamayacağını bilir. Her türlü haksızlığa-hukuksuzluğa karşı sendikasının yanında olduğunun bilinciyle, özgüvenle hareket eder.
Çünkü sendika sosyal hakların teminatıdır.
Sendikalı işçi, işçi sınıfının kimi zaman canı pahasına mücadele ederek tarih boyunca kazandığı bütün sosyal haklara sahiptir. Bu hakları kimi zaman yasa yapıcılara ve uygulayıcılarına karşı her türlü yolla savunur. Bilir ki hakları, hükümetlerin-patronların lütfu değil, işçi sınıfının mücadelelerinin kazanımıdır.
Çünkü sendika dayanışmadır.
Sendika, işçilerin haklarını öğrenmeleri, ortak tartışmalar yürütmeleri için ücretsiz atölyeler düzenler. İşçilerin sadece çalışma yaşamı hakkında değil tüm toplumsal sorunlar hakkında bilinçlenmeleri için araştırmalar yapar, raporlar yayınlar, paneller düzenler, uluslararası bağlantılar kurar. İşsizlerin sorunlarına sahip çıkar ve ortak hareket etmeleri için mücadele eder. İş kazası mağduru işçilerin ve iş cinayeti mağduru ailelerin hukuki sürecini ücretsiz yürütür. İşçi havzalarında ücretsiz eğitim dayanışması düzenler, HES yapımına, kentsel dönüşüme karşı mücadelelere destek olur.
Çünkü sendika insanca yaşam kavgasıdır.
Sendika , uzun çalışma saatlerine, düşük ücretlere, taşeronlaşmaya, iş cinayetlerine, meslek hastalıklarına, kayıt dışı çalıştırılmaya, dil-din-etnik kimlik üzerinden yürüyen kavgalara, işyerindeki sözlü ve fiziksel her türlü tacize karşı yürüttüğümüz kavgadır.

0 537 045 50 36

[email protected]

Osmanağa Mah. Gençlik Sk. No: 5 Kat: 3 Kadıköy, İstanbul

  • Anasayfa |
  • Tarihçe |
  • Hukuk Mevzuat |
  • Basın&Yayın