• Anasayfa
  • Tarihçe
  • Hukuk Mevzuat
    • Yönetmelikler
    • İş Kanunu
    • Tüzük
  • Basın&Yayın
    • Basın Açıklamaları
    • Yayınlar
    • Haber Arşivi
  • DGD-Sesi
  • Eylem ve Etkinlikler
  • Örgütlenme
  • İletişim
Tweet

BARSAN AKILLANMIYOR: YETER Kİ DEVRAN DÖNSÜN

Barsan depodaki ilk korona vakası olan, DGD-Sen üyesi Mahir Albayrak, depoda hiçbir önlem alınmadan zorla çalıştırıldıkları için yönetimi hastalıkla ilgili uyarmış, karşılığında ise yalan söylemek ve depoyu “karıştırmakla” itham edilmişti. Çıkan vakaların basında duyulmasından rahatsız olan Barsan Lojistik, eşi de kendisiyle beraber hasta olan Mahir Albayrak’ı “iyi niyet ve ahlak kurallarına uymadığı” bahanesiyle 25/2 maddesiyle tazminatsız işten çıkarılmıştı.

Mahir’in çıkarılmasının ardından korona vakaları artsa da şirket “normalleşme” konusunda ısrarcı. Hali hazırda Kısa Çalışma Ödeneğinden yararlanıldığı halde işçiler gizli kapaklı olarak çalıştırılmaya devam ediyor. İşçiler önce KÇÖ ile yıllık izne çıkarıldılar, sonrasında ise işlerin yoğunluğu bahanesiyle geri çağrıldılar. Nisan’dan bu yana süren bu usulsüz çalıştırılan işçilerin KÇÖ dışında kalan 15 günlük ödemelerini temmuz ayı sonunda yapacağını söyleyen şirket, sendikanın depo ve genel merkez önündeki eylemleriyle ödemeleri bir ay öncesinde elden yaptı.

Bu şekilde çalışmayı kabul etmeyen depoda örgütlü DGD-Sen'e üye işçiler mobbinge uğrarken, diğer taraftan ayın 15 günü izinli oldukları halde (vardiya listesinde 8 saat yazmasına rağmen) günde 12 saat, önlem diye sadece günlük iki maskeyle çalıştırılmaya devam ediyorlar.

İşsizliğin hızla artmaya devam ettiği ülke koşullarında borç içinde yaşayan, geçinemeyen milyonlar arasında yer alan Barsan Lojistik Depo işçileri de yönetimin baskılarına, tehditlerine işsiz kalırız korkusuyla kölelik koşullarında çalışmaya mahkûm bırakılıyor. Haksızlık nereye kadar?

Tuzla’da bulunan Barsan Lojistik depoda kısa bir süre önce 7 işçi korona pozitif çıkmıştı. Ancak depoda işçiler hiçbir şey olmamış gibi çalıştırılmaya devam ediyor.

Barsan depodaki ilk korona vakası olan, DGD-Sen üyesi Mahir Albayrak, depoda hiçbir önlem alınmadan zorla çalıştırıldıkları için yönetimi hastalıkla ilgili uyarmış, karşılığında ise yalan söylemek ve depoyu “karıştırmakla” itham edilmişti. Çıkan vakaların basında duyulmasından rahatsız olan Barsan Lojistik, eşi de kendisiyle beraber hasta olan Mahir Albayrak’ı “iyi niyet ve ahlak kurallarına uymadığı” bahanesiyle 25/2 maddesiyle tazminatsız işten çıkarılmıştı.

Mahir’in çıkarılmasının ardından korona vakaları artsa da şirket “normalleşme” konusunda ısrarcı. Hali hazırda Kısa Çalışma Ödeneğinden yararlanıldığı halde işçiler gizli kapaklı olarak çalıştırılmaya devam ediyor. İşçiler önce KÇÖ ile yıllık izne çıkarıldılar, sonrasında ise işlerin yoğunluğu bahanesiyle geri çağrıldılar. Nisan’dan bu yana süren bu usulsüz çalıştırılan işçilerin KÇÖ dışında kalan 15 günlük ödemelerini temmuz ayı sonunda yapacağını söyleyen şirket, sendikanın depo ve genel merkez önündeki eylemleriyle ödemeleri bir ay öncesinde elden yaptı.

Bu şekilde çalışmayı kabul etmeyen depoda örgütlü DGD-Sen'e üye işçiler mobbinge uğrarken, diğer taraftan ayın 15 günü izinli oldukları halde (vardiya listesinde 8 saat yazmasına rağmen) günde 12 saat, önlem diye sadece günlük iki maskeyle çalıştırılmaya devam ediyorlar.

İşsizliğin hızla artmaya devam ettiği ülke koşullarında borç içinde yaşayan, geçinemeyen milyonlar arasında yer alan Barsan Lojistik Depo işçileri de yönetimin baskılarına, tehditlerine işsiz kalırız korkusuyla kölelik koşullarında çalışmaya mahkûm bırakılıyor. Haksızlık nereye kadar?

Tweet

Sendikaya nasıl üye olunur?

Sendikaya üyelik artık e-devlet üzerinden çok kolay

Basın Açıklamaları

Migros'un yalanlarına cevabımız

Migros yönetiminin, hakkını arayan işçilere yönelik polis saldırısından sonra tüketicilerin sosyal medyada başlattığı ve giderek yaygınlaşan BOYKOT çağrısı üzerine 9 Nisan’da dolaşıma soktuğu yalanlarla dolu ilana sendikamız DGD-SEN adına cevap verme zorunluluğu doğmuş durumdadır.

Servetiniz bizden çaldıklarınızdır, ALACAĞIZ!

Servetiniz bizden çaldıklarınızdır. ALACAĞIZ!

Sendika yöneticilerimize ve direnişçi Migros depo işçilerine yönelik polis tehdidine son verin!

Sendika yöneticilerimize ve direnişçi Migros depo işçilerine yönelik polis tehdidine son verin!

Neden Sendikalı Olmalıyım?

Çünkü sendika güçtür.
Biz işçilerin emeğinden başka satacak bir şeyi yoktur. Tek gücümüz, emekten gelen gücümüzdür. Bu güç sendikalarda örgütlenerek hayat bulur. Sendikalı işçi haklarını da haklarını almasını da bilir. Patronun gözünün içine bakarak "ben sana muhtaç değilim sen bana muhtaçsın" diyebilir.
Çünkü sendika işçilerin birliğidir.
Sendikalı işçi, ortak hareket eder. Sendikalı-sendikasız, kadın erkek, dili-dini-etnik kimliği ne olursa olsun tüm işçilerin söz yetki karar sahibi olması için çabalar. Patronların işçilere yönelik her türlü baskı, taciz, şiddetine karşı gelir, işçilerin onurlu bir çalışma yaşamına sahip olması için mücadele eder. Sendikalı işçi patrondan lütuf dilemez, ücretini, çalışma saatlerini, çalışma koşullarını sözleşmeyle belirler. Patronun canı istediği zaman onu işten atamayacağını bilir. Her türlü haksızlığa-hukuksuzluğa karşı sendikasının yanında olduğunun bilinciyle, özgüvenle hareket eder.
Çünkü sendika sosyal hakların teminatıdır.
Sendikalı işçi, işçi sınıfının kimi zaman canı pahasına mücadele ederek tarih boyunca kazandığı bütün sosyal haklara sahiptir. Bu hakları kimi zaman yasa yapıcılara ve uygulayıcılarına karşı her türlü yolla savunur. Bilir ki hakları, hükümetlerin-patronların lütfu değil, işçi sınıfının mücadelelerinin kazanımıdır.
Çünkü sendika dayanışmadır.
Sendika, işçilerin haklarını öğrenmeleri, ortak tartışmalar yürütmeleri için ücretsiz atölyeler düzenler. İşçilerin sadece çalışma yaşamı hakkında değil tüm toplumsal sorunlar hakkında bilinçlenmeleri için araştırmalar yapar, raporlar yayınlar, paneller düzenler, uluslararası bağlantılar kurar. İşsizlerin sorunlarına sahip çıkar ve ortak hareket etmeleri için mücadele eder. İş kazası mağduru işçilerin ve iş cinayeti mağduru ailelerin hukuki sürecini ücretsiz yürütür. İşçi havzalarında ücretsiz eğitim dayanışması düzenler, HES yapımına, kentsel dönüşüme karşı mücadelelere destek olur.
Çünkü sendika insanca yaşam kavgasıdır.
Sendika , uzun çalışma saatlerine, düşük ücretlere, taşeronlaşmaya, iş cinayetlerine, meslek hastalıklarına, kayıt dışı çalıştırılmaya, dil-din-etnik kimlik üzerinden yürüyen kavgalara, işyerindeki sözlü ve fiziksel her türlü tacize karşı yürüttüğümüz kavgadır.

05332468711

[email protected]

Osmanağa Mah. Gençlik Sk. No: 5 Kat: 3 Kadıköy, İstanbul

  • Anasayfa |
  • Tarihçe |
  • Hukuk Mevzuat |
  • Basın&Yayın